Yeni jenerasyonda, meslek seçiminde, tarım en ön sıralarda görülmüyor. Muhtemelen gençler, konuyu “köylü” konusu olarak algılıyor. Geçmişte böyle olması, gelecekte  de böyle olacağı anlamına gelmiyor. Ancak, geleceğin tarımının nasıl olacağını bilmedikleri için, böyle düşünüyor olmalılar. O zaman işte görev bizim jenerasyonumuza düşüyor.

Bunun için buradayız.

Türkiye bir tarım ülkesidir diyenlere küçümser gözle bakanlar haklı idi. Zira ülkemiz “sadece” bir tarım ülkesi idi.

Ama 10 yıllardır artık ayni zamanda sanayi ülkesiyiz de. Bundan sonra yapmamız gereken, yüzümüzü tekrar tarıma

çevirip, hatalarımızdan dersler alıp, geleceğin tarım ülkesi için çabalamak.

İklim değişikliği ve artan insanoğlu nüfusu, tarımı çoktandır, geleceğin en stratejik sektörü haline getirmiştir.

Tarım, sadece bitki değil, hayvan ve suyu da kapsadığı için insanoğlunun geleceği için en vazgeçilmez hale gelmektedir.

Peki, insanoğlunun kendi eli ile ürettiği moleküllerle yaptığı yapay gübre, yem ve ilaçlar, zannedildiği gibi çare oldu mu?

Öyle göründü ama insanoğlunu, toprağı, suyu, kısaca tüm gezegenimizi hızla öldürüyor.

Peki çare ne?

Çare: Tarımın Sürdürülebilir Kılınması

Nasıl dünya Endüstri 4.0 ile çalkalanıyor ise bizim de hızla Tarım 4.0 yolculuğuna çıkmamız gerekiyor.

Son ekonomik kriz ile birlikte çıldıran tarım faaliyetleri hepimize büyük uyarı olmalıdır.

Endüstride kullanılan tüm dijital teknolojiler tarımda da aynen kullanılabilmektedir.

Yapay her şeyden uzaklaşıp, dijital teknolojiler sayesinde, verimi 3-5 kat arttırmak mümkündür.

Peki nasıl?

İşte, siz genç jenerasyona düşen bu görevi tartışacağız.

Bu sene 4.sünü gerçekleştirdiğimiz Agroweekend’e katılıyor olmanızdan dolayı öyle şanslısınız ki, bunu size ispatlayacağız.

Yer: Key Akademi, Feast  İzmir – Türkiye

Tarih ve Saat:    16.12.2023 (08:30-20:30)  &  17.12.2023 (08:30-19:00)